Dijital medya, son 20 yılda siyasetin doğasını kökten değiştirdi. Siyasetçiler artık geleneksel medya kuruluşlarının peşinde koşmak, ciddi finansman sağlamak ve yayın politikalarına boyun eğmek zorunda kalmadan dijital medya üzerinden kendi propagandalarını diledikleri şekilde yürütebiliyorlar.
Eskiden TV kanallarında görünür olmak için medya kuruluşlarına yüksek meblağlarda paralar ödemek gerekirken son yıllarda bu TV kanalları, dijital medyada gündem olan siyasetçinin peşine kendiliğinden düşüyorlar.
Peki, siyasetçiler neden dijital medyayı geleneksel medyaya tercih ediyorlar?
En önemlisi, X (Twitter), Instagram, Facebook, TikTok, Youtube gibi platformlar sayesinde aracı olmadan seçmene seslenebiliyorlar. Eskiden bu görevi gazeteciler ve TV sunucuları üstlenirdi. Artık siyasetçiler onlara ihtiyaç duymadan kendi kitlelerine doğrudan ulaşabiliyorlar. Zaten onları genellikle kendi kitleleri takip ediyor. Bu da dijital medyanın en büyük avantajıdır.
Ayrıca eskiden önemli bir haber olduğunda bu haberi okuyuculara ulaştırmak için ertesi günün sabahını beklemek gerekirdi. Eğer yetişirse akşam ana haber bülteninde duyurulurdu. Şimdi ise her an her yerden gündeme dair paylaşım yapmak ve bunu milyonlara aynı anda ulaştırmak mümkün.
Gündem belirleme noktasında ise dijital medya ciddi avantajlar sağlıyor. Örneğin bir tweet ya da video, birkaç saat içinde milyonlara ulaşarak gündemi değiştirebiliyor. Bu da siyasetçilerin medya ajandalarını kendi lehlerine yönlendirmelerini sağlıyor.
Dijital medya, liderleri sadece “politik figür” olarak değil, “insan” olarak da gösterebilme fırsatı sunuyor. Aile yaşamı, hobiler, samimi anlar gibi içeriklerle seçmenle daha duygusal bağ kurulabiliyor.
Anlık krizlerde açıklama yapmak, iddiaları yalanlamak ya da kamuoyunu yönlendirmek için doğrudan sosyal medya kullanılıyor. Bu, geleneksel medyada zaman ve filtre gerektirirken dijitalde birkaç saniyeye düşüyor.
Sosyal medya etkileşimleri üzerinden seçmen profilleri, eğilimler, bölgeler analiz edilerek çok daha hedeflenmiş kampanyalar yürütülebiliyor.
Özellikle seçim dönemlerinde bazı siyasetçiler veya destekçileri sahte (bot) hesaplarla gündem oluşturma, karşı tarafı yıpratma gibi yöntemlere başvurabiliyor. Bu seçenek geleneksel medya döneminde mümkün bile değildi. Zira geleneksel medyada yayınlar çoğunlukla filtreliydi, kontrol her zaman kanal sahiplerindeydi.
En önemlisi de halkın geleneksel medya döneminde yayınlara katılma şansı yoktu. Şimdi her gönderinin altına yorum yaparak, konuyla ilgili paylaşım yaparak sürece dahil olabiliyorlar. Tek başına bu özellik bir sosyal medyanın tek başına propaganda mecrası olarak kullanılması için yeterlidir diyebiliriz.
Newer Post
Dünya dijitalleşiyor ama insan yalnızlaşıyor 
Yorumlar